Selim Somçağ Hakkında
Selim Somçağ 1964’te İstanbul’da doğdu. Ortaöğrenimini Robert Kolej'de yaptıktan sonra Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümüne girdi. Mezun olduktan sonra aynı bölümün yüksek lisans programına devam etti, aynı zamanda bu bölümde üç yıl araştırma görevlisi olarak çalıştı. Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümünden yüksek lisans derecesini aldıktan sonra doktora çalışması için ABD'nin New York şehrindeki New School For Social Research'e gitti. Türkiye'ye döndükten sonra 1995 - 2003 arasında çeşitli bankalarda başekonomist olarak çalıştı. İstanbul Teknik Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Bölümünde “Ekonomiye Giriş”, Harp Akademileri Komutanlığı Stratejik Araştırmalar Enstitüsünde “Uluslararası İlişkilerin Ekonomi Politiğinin Türkiye’ye ve Güvenliğine Etkileri” derslerini verdi.
Somçağ öğrenciliğinden beri neoklasik iktisat teorisine, iktisat politikası alanında da küreselleşme yaftasıyla pazarlanan neoliberalizme karşı çıktı. Ricardo, Marx, Sraffa ve Pasinetti’den kaynaklanan klasik değer teorisini benimsedi. Yüksek lisans tezinde Marx’ın fiyat teorisindeki hatayı, dolayısıyla kâr oranının düşme eğilimi hipotezinin geçersizliğini Sraffacı bakışla ele aldı. İktisat politikasında ise Türkiye için ithal ikameci, planlı, millî kalkınmacı karma ekonomi yaklaşımını savundu.
Somçağ 1995 Türkiye-AB Gümrük Birliği Anlaşmasına Türkiye’nin sanayileşmesini durduracağı ve kronik cari açık üreteceği gerekçesiyle karşı çıktı (“Gümrük Birliği ve Türk Sanayii”, Türkiye Günlüğü, Eylül 1995). AB üyeliği hedefine kilitlenerek iktidara gelmiş olan AKP’nin bile bugün Gümrük Birliğinden şikâyet etmesinin de gösterdiği gibi, aradan geçen yıllar onu haklı çıkardı.
Somçağ 1990’lardan bu yana Türkiye’nin hiçbir zaman AB üyeliğine alınmayacağını, bütün sürecin uydulaştırma amaçlı bir Amerikan operasyonu olduğunu ileri sürdü. 3 Ekim 2005’te AB Türkiye ile katılım müzakerelerine başladığını açıkladığında TRT Haber’de bir ekonomi programında bunun Türkiye’nin AB üyeliğini garanti etmediğini söylemesinin ardından TRT radyo ve televizyonlarına çıkamaz oldu. Bugünse Türkiye’nin AB üyeliği sürecinin çıkmaza girmiş olduğunu herkes kabul ediyor.
Somçağ IMF’nin ve İstanbul sermayesinin Ecevit hükümetine dayattığı kur çapası programının Türkiye’yi şok devalüasyona götüreceğini programın açıklandığı hafta Kanal 9’da Uğur Civelek’in sunduğu bir programda söyledi (Aralık 1999). Bilindiği gibi 18 ay sürmesi planlanan bu program 14. ayında 21 Şubat 2001 devalüasyonuyla sonuçlandı. Devalüasyondan iki hafta önce Somçağ CNN Türk’te Uğur Gürses’in sunduğu bir programda “Türkiye devalüasyona gidiyor” deyince yayın kesildi ve Somçağ bütün Doğan medyasında yasaklı oldu. Sonraki yıllarda tepeden konan bu yasağı bilmeyen Hürriyet ve Milliyet’ten çeşitli gazetecilerin Somçağ ile Türk ekonomisi veya kitapları hakkında yaptıkları çeşitli röportajların hiçbiri yayınlanmadı.
2007’de Somçağ’a Doğuş medyasında da yasak geldi, kuruluşundan beri büyük destek verdiği CNBC-e’ye ve sık sık çağırıldığı NTV’ye çıkamaz oldu. Böylece Türkiye’de bazı gerçekleri başkalarından önce görmenin ve doğru bildiğini söylemenin cezasız kalmayacağını Somçağ kendi hayatıyla kanıtlamış oldu.
Somçağ ABD’de Fed’in ürettiği konut piyasası balonunun çökeceğini ve bunun küresel çapta bir krize yol açacağını 2006’dan itibaren haftalık bülteninde anlattığı gibi, zaman zaman medyada da dile getirdi. Beklediği krizin 2008 Eylülünde patlamasının ardından ABD, Avrupa ve Japonya’da yürürlüğe konan krizle mücadele önlemlerinin krizi sadece erteleyeceğini, fakat bunu yaparken de derinleştireceğini, dünyanın yeniden durgunluğa gireceğini, finansal ekonomi modelinin tükeneceğini, bu süreçte ABD’nin siyasî hegemonyasının da sona ereceğini söyledi. Şu ana kadarki gelişmeler anahatlarıyla Somçağ’ın bu öngörülerini doğruladı.
Selim Somçağ Ocak 2004'ten beri makroekonomi ve finans piyasaları konularında serbest danışman olarak çalışmaktadır. Amacı ebedî hayat için bir imtihan olduğunu bildiği bu kısa dünya hayatını inançlarından ve fikir namusundan taviz vermeden tamamlamaktır. Yayınlanmış beş kitabı vardır: Avrupa Feodalizminin Evrimi (1994), Türkiye Kuşları (2005), Türkiye'nin Ekonomik Krizi (2006), AB-Kıbrıs-Ermenistan (2006), Osmanlı ve Batı (2007).