SELİM SOMÇAĞ
Ekonomik Danışmanlık

Bağımsız, Objektif, Güvenilir



İHRACAT DÜŞTÜ MÜ, DÜŞMEDİ Mİ? (6 Nisan 2015)


Aralık 2014’te Türkiye’nin aylık ihracatı USD 13.3 mia,  2014 yılı aylık ortalama ihracat rakamı ise USD 13.1 mia  olmuştu.   Buna karşılık aylık ihracat Ocak ve Şubat 2015’te USD 12.3 mia oldu.   Bu tablo karşısında bir ekonomist 2015’te Türkiye’nin ihracatının düştüğünü söyleyecektir.   Ocakta Aralığa göre % 7’lik bir düşüş olmuş ve ihracat Şubatta da aynı düşük düzeyde kalmış.   Ayrıca Ocak-Şubat 2015 ihracat düzeyi 2014 aylık ortalamasının da % 6.5 kadar altında.

 

Son günlerde bu düşüşü çok büyük ölçüde,  hatta tamamen dolar-euro paritesindeki değişime bağlayan görüşler duyduk.    Gerçekten de Ocak-Şubat 2014’ten Ocak-Şubat 2015’e kadar dolar-euro paritesi çok değişti.    Ocak 2014’te 1.36 olmuşken Ocak 2015’te 1.16,  Şubat 2014’te 1.37 olmuşken Şubat 2015’te 1.14 oldu.    Türkiye’nin ihracatının yarıdan fazlası euro bazında yapıldığı,  fakat dış ticaret istatistikleri dolar bazında hesaplandığı için elbette bir yıl içinde euronun dolara karşı % 17 değer yitirmesi  Türkiye’nin dolar bazındaki ihracatını daraltıcı etki yapacaktır.   Fakat bu etki ne kadardır?   Bazılarının dediği gibi parite hareketi olmasaydı Türkiye’nin ihracatı düşmeyecek miydi?

 

Ocak 2015’teki EUR 5.2 mia.lık euro cinsi ihracatı Ocak 2014 paritesinden dolara çevirirsek Ocak 2015 toplam ihracatı USD 1.1 mia yükselerek USD 13.4 mia oluyor.   Bu durumda Ocak 2014’e göre ihracatta gerileme yok,  tam tersine,  % 8 artış var.

 

Şubat 2015’teki EUR 4.9 mi.alık euro cinsi ihracatı Şubat 2014 paritesinden dolara çevirirsek Şubat 2015 toplam ihracatı yine USD 1.1 mia yükselerek USD 13.4 mia oluyor.   Bu durumda Şubat 2014’e göre ihracatta gerileme yok,  tam tersine,  % 3 artış var.

 

Vay canına!   O zaman “İhracat düşüyor” diye kaygılanmayı bırakıp “Parite hareketi olmasaydı Türkiye’nin ihracatı artacakmış” diye sevinsek mi?   Bence sevinmek yersiz olur,  çünkü bu analizde çok önemli bir bilgiyi atladım:   Türkiye’nin 2012’den beri İran’dan aldığı petrol ve doğalgazı zaman zaman altınla ödemesi ve bu ödemeyi altın ihracatı olarak göstermesi!   Konumuz açısından bu çok önemli,  çünkü Ocak-Şubat 2014’te bu uygulama ya yok veya sınırlı düzeyde var (Ocak 2014 altın ihracatı USD 212 mio,  Şubat 2014 altın ihracatı USD 797 mio),  fakat Ocak-Şubat 2015’te bu uygulama en üst düzeyde yapılmış  (Ocak 2015 altın ihracatı USD 1,298 mio,  Şubat 2015 altın ihracatı USD 1,688 mio).   Dolayısıyla iki yılın rakamlarını bu haliyle karşılaştırmak anlamsız,  çünkü altın ihracatının yüksek olduğu aylarda bu kalemin çok büyük oranı aslında ödeme,  ihracat değil.   Buradan Türkiye bir gelir sağlamıyor,  elindeki varlıkla aldığı malın parasını ödüyor.    Bu durumda sağlıklı bir karşılaştırma yapmak için bütün ayların rakamlarını altın ihracatından arındırmak tek çözüm.   Bunu yaptıktan sonra yukarıdaki gibi pariteyi 2014’ten 2015’e sabit tutarak karşılaştırma yaparsak,  Ocak 2015 ihracatının Ocak 2014’e göre % 1,   Şubat 2015 ihracatının Şubat 2014’e göre % 4 düştüğünü görüyoruz.   Yani “Parite hareketi olmasaydı 2015’te Türkiye’nin ihracatı artacaktı” demek mümkün değil.

 

Bitmedi.   Bence bu kıyaslama yine doğru değil.  Değil,  çünkü  Türk ekonomisinin nereye gittiğini anlamak için bir ayın ihracatını önceki yılın aynı ayıyla kıyaslamak fazla anlamlı değil.   Anlamlı olan bir önceki ayla kıyaslamak.   Çünkü aylık ihracat rakamı aylık enflasyon gibi istikrarlı olması beklenen,  dolayısıyla  mevsimsel hareketin ağır bastığı bir değişken değil.   İhracat  dünya ekonomisinin büyümesine paralel olarak sürekli büyümesi beklenen,  dolayısıyla mevsimsel hareketin değil,  trendin ağır bastığı bir değişken.   O yüzden aylık ihracat rakamını önceki ayın rakamıyla karşılaştırmak çok daha anlamlı.   

 

Bunu ihracatın birden düştüğü Ocak-Şubat 2015 için yaptığımızda durum şu:   Ocakta ihracat Aralığa göre USD 2.2 mia düşerek USD 11 mia olmuş.    Aralıkta 1.23 olan parite ise Ocakta 1.16’ya gerilemiş.   Eğer parite Ocakta da 1.23 olsaydı Ocak ayı ihracatı USD 11.4 mia olacaktı.   Yani USD 2.2 mia.lık ihracat düşüşünün sadece USD 365 mio.u ya da % 16’sı pariteden.

 

Ocak-Şubat pariteleri ve  ihracatları arasında fazla fark olmadığı için Şubat ihracatını da Aralıkla kıyaslayalım:   Şubatta ihracat Aralığa göre USD 2.7 mia düşerek USD 10.6 mia olmuş.   Aralıkta 1.23 olan parite ise Ocakta 1.14’e gerilemiş.   Eğer parite Şubatta da 1.23 olsaydı Şubat ayı ihracatı USD 11 mia olacaktı.   Yani USD 2.7 mia.lık ihracat düşüşünün sadece USD 469 mio.u ya da % 18’i pariteden.

 

Toparlarsak,   Ocak-Şubat 2015’te Aralık 2014’e göre ortaya çıkan  toplam USD 4.9 mia.lık ihracat düşüşünün sadece USD 834 mio.u,  yani % 17’si parite kaynaklı.   Sonuç olarak Türkiye’nin ihracatı Ocak-Şubat 2015 ortalamasında,  pariteden bağımsız olarak Aralık 2014’e göre % 15 düşmüş.    Parite hareketini devre dışı bırakmayıp gerçek rakamlara bakarsak düşüş oranı daha da vahim:  % 18.   Bunların her ikisi de çok ciddî düşüş oranları  ve bu düşüşün sanayi üretimi ve genel ekonomi üzerindeki olumsuz etkisini yılbaşından beri gayet belirgin olarak görmekteyiz.   Sağlıklı olmayan ihracat rakamları kullanarak ve yanlış dönemle kıyaslama yaparak ekonomideki bu önemli daralmayı maskelemek,  olmamış gibi göstermeye çalışmak doğru değil.


HUKUKÎ UYARI: selimsomcag.org sitesinde yer alan bilgi, haber ve yorumlar güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenen veriler ve bunlara dayanan kişisel yorumlardır. Kamuoyunu aydınlatmak amacıyla yayınlanan bu bilgi ve yorumlar hiç bir şekilde tavsiye veya yatırım danışmanlığı niteliği taşımaz. Bu bilgi ve yorumlara istinaden yapılacak işlemler sonucunda doğabilecek zararlardan selimsomcag.org hiç bir şekilde sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2014 Selim Somçağ. Her Hakkı Saklıdır.